Tüm hissedarlar ve yöneticiler şirketlerinin iyi performans ortaya koyarken, mutlu müşteri ve mutlu tedarikçilerinin yanında bağlı, verimli ve mutlu çalışanları olmasını ister. En azından ben öyle düşünüyorum. Bununla birlikte son dönemde mükemmel iş yeri, mutlu iş yeri gibi sertifikasyonlar furyası artmakla birlikte bir çok firma da bu furyanın rüzgarına kapılmış durumda. Sertifikasyon iş modelini takdir ediyorum ancak aklıma çok önemli bir soru geliyor: Neden bazı şirketler "harika" veya "mutlu" iş yeri olmak için sertifikasyona ihtiyaç duyarken bazıları duymazlar?
İş dünyasında sertifikalar ve ödüller, genellikle şirketlerin prestijlerini artırmak, çalışan memnuniyetini göstermek ve yetenekli bireyleri çekmek için kullanılan stratejik araçlardır. Ancak ilginçtir ki, dünyanın en başarılı ve en bilinen şirketlerinden birçoğu - Apple, Amazon, Google gibi - bu tür sertifikasyonları almayı tercih etmezler. Peki, neden?
Bu soruya vereceğimiz yanıt, sadece dev şirketlerin işleyiş biçimlerini anlamamıza değil, aynı zamanda iş dünyasında genel olarak başarı ve itibarın nasıl inşa edildiğine de ışık tutacaktır.
1. Kendi Markaları Zaten Bir Güvence
Apple, Google ve Amazon gibi Tesla gibi ASML gibi şirketlerin markaları, küresel çapta birer sembol haline gelmiştir. Yani bu firmaların kültürünü ve çalışanlarına sundukları deneyimi ölçmek için üçüncü taraf bir kuruma ihtiyaç yoktur. Google’da çalışmanın "ne kadar prestijli" olduğu, herkesin malumudur; bu yüzden bir sertifikaya sahip olmaları gerekmez.
2. İtibar Zaten İçsel Bir Parça
Bu büyük firmalar, çalışan deneyimlerini sürekli optimize eden bir kültüre sahiptir. Çalışan geri bildirimleri, memnuniyet anketleri ve sürekli iyileştirme süreçleri zaten işin içine yerleşmiştir. Üçüncü tarafların sunduğu ölçütlere ihtiyaç duymadan, kendi iç mekanizmalarıyla bunu yönetebilirler.
3. Devlerin Kendi Standardını Yaratma Gücü
Birçok büyük şirket, iş dünyasında kendi standartlarını belirleme gücüne sahiptir. GPTW, Most Loved Workplace ya da Happy Workplace gibi sertifikalar, firmalar için dış kaynaklardan sağlanan bir prestij unsuru olabilirken, dev firmalar kendi başarı ve iş yeri kültürü ölçütlerini yaratırlar. Bu, onları benzersiz kılar ve aynı zamanda onları kopyalamayı zorlaştırır.
4. Sertifikalar, Bilinirliği Düşük Firmalar İçin Daha Stratejik
Çok uluslu dev şirketler zaten küresel bir tanınırlığa sahipken, orta ve küçük ölçekli firmalar için bu tür sertifikalar ciddi bir rekabet avantajı sağlayabilir. Yeni yetenekleri çekmek ve marka bilinirliğini artırmak için GPTW gibi sertifikalar etkili olabilir. Ancak özgün ve dev firmalar, bu sertifikalara ihtiyaç duymaz; çünkü markalarının gücü, zaten en yetenekli bireyleri kendilerine çeker.
5. Şeffaflık ve İçsel İnovasyon
Büyük firmalar, çalışanlarına yönelik uygulamalarını sürekli günceller ve iyileştirir. Yenilikçi çözümler, içsel kültürleriyle şekillenir. Bunun yanında, bu şirketler şeffaflık ve hesap verebilirlik gibi ilkeleri zaten yönetimlerinin merkezine koyar. Bu durum, onları dış bir kurumun değerlendirmesine gerek duymadan sürdürülebilir kılar.
Tüm Şirketlerin Stratejisi Farklı
Büyük firmaların X, Y, Z gibi sertifikalara ihtiyaç duymaması, bu sertifikaların değersiz olduğu anlamına gelmez. Sertifikasyonlar, özellikle daha az bilinen ya da büyümekte olan firmalar için etkili bir strateji olabilir. Ancak dev firmalar, kendi marka güçleri ve içsel süreçleriyle bu tür sertifikaların sunduğu avantajları zaten kendi içlerinde yönetmektedir.
Not:
Sertifika sağlayan kuruluşlara önerim bu belgenin ne demek olduğunu çalışanlar ve toplum ile şeffaf bir şekilde paylaşmaları olacak. Mükemmel, Mutlu veya Sevilen iş yeri dediğinizde çalışanlar için ne anlama geldiği anlatılmalıdır. Mümkünse tek sayfalık bir raporu veya örümcek ağı grafiği toplum ile paylaşılmalıdır.
Sertifika alan kuruluşlara da önerim, bu sertifikaya hak kazanmak için yaptıklarını sürdürmeleri ve kendi benzersiz yollarını çizmeleridir.
Çalışanlara önerim, kitabın sadece kapağına değil, içeriğine de bakmalarıdır
Comments